Osmanlı Tarihi - Türk Tarihi - Dünya Tarihi Arama Kutusu

Itri kimdir - 100 liradaki Itri resmi - 100 liradaki tuhaflık - Buhurîzâde Mustafa Efendi kimdir - Itri bir Mevlevî şeyhi miydi

100 liralık banknottaki bu resim hangi cahil ressamın eseri?

".. Halil Hoca'nın anlattıkları, bana yeni banknotlardan birinin üzerindeki çizimi, 100 liralıkların arkasında yeralan Buhurîzâde Mustafa Itri'inin temsilî resmindeki yanlışı hatırlattı

SARAYDA HOCALIK ETMİŞ

Doğum ve ölüm tarihleri ile ilgili olarak elimizde hiçbir kayıt bulunmayan ve kısaca "Itrî" diye tanınan Buhurîzâde Mustafa Efendi bir 17. yüzyıl bestekârıdır ve hayatı bir bilinmezlik bulutunun ardındadır. Bazı besteleri bugün elimizdedir, bunların en meşhuru "Tutî-i mucize-gûyem, ne desem lâf değil" mısraı ile başlayan Segah makamındaki eseridir ve "tekbîr"in de Itrî'nin bestesi olduğu şeklinde bir rivayet vardır.
Ben, Osmanlı Arşivleri'nde Itrî hakkında birhayli belge buldum. İleride yayınlayacağım bu belgeler, sarayda musiki dersleri veren bestekâra bu iş karşılığında yapılan ödemelerle ilgiliydi ama Itrî'nin hangi seneler arasında yaşadığına dair bir kayda henüz rastlamadım.
Şimdi, gelelim yeni 100 liralıkların arkasındaki Itrî çizimine...
Mevlevî olduğuna inanılan Itrî, bu temsilî resimde başında Mevlevî sikkesiyle çizilmiş ve ilk bakışta sikkenin "destarlı" olduğu görünüyor.

ITRÎ'Yİ ŞEYH YAPTILAR

"Destar" diye, sikkenin başa oturan kısmının hemen dışına, birkaç parmak kalınlığında çepeçevre sarılan tülbende denir ve Mevlevîlik'te destan sadece "şeyh"ler sarabilirler.
İşte hata burada; Itrî'nin banknotlarda bir "Mevlevî şeyhi" olarak gösterilmesinde...
Buhurîzâde Mustafa Itrî Efendi'nin hayatı hakkında gerçi pek bir malumatımız yoktur, ama Itrî konusunda elimizde bulunan tek kesin bilgi, onun bir Mevlevî şeyhi olmadığıdır... Zira, Mevlevîlik ayrıntılarıyla incelenmiş ve incelenmekte olan bir kültür tarikatidir; ' asırlar boyunca şeyhlik etmiş kişilerin kim oldukları, özellikle de Itrî'nin yaşadığı 17. asır şeyhleri gayet iyi bilinirler ve şeyhler silsilesinde Itrî'nin ismi geçmez!
Halil Hoca'nın "Osman Alp"ini şalvarlı ve cüppeli bir derviş haline getiren devlet memuru heykeltraşlarımız-dan sonra, yine devlet memuru olan ressamlarımız, Itrî'yi 300 küsur sene sonra, işte böyle "Şeyh" yapıverdiler..."


Bu yazı Murat Bardakçı'nın 17.04.2009 tarihli Habertük'deki köşe yazısından alınmıştır.


Yazıda bahsedilen 100 liralık banknottaki resim
Kutsal Emanetler Anketine katılmayı unutmayın (sol tarafta)

TEKE TEK ÖZEL 2009

2 Agustos - Cübbeli Ahmet Hoca ve M. Bardakçı
26 Temmuz - Nezih Uzel - Türk Tasavvufu
23 Temmuz - Cübbeli Ahmet Hoca
19 Temmuz - Yaşar Nuri Öztürk - Kandil ve Dini Sorulara Cevaplar
12 - Temmuz - Ahat Andican - Türkler, Çin'de neler oluyor, Tarikatlar
5 Temmuz - Mesut Ilgım - Türkiye'ye kaçan Alman Bilim Adamları
28 Haziran - Heat Lowry - Balkanlar, Osmanlı
21 Haziran - İlber Ortaylı - Tarihçilik, Osmanlı
14 Haziran - Haluk Dursun - Ayasofya
9 Şubat - Lütfü Akdoğan - Araplar, Siyasi ilişkiler, Hatıraları